Arabesksever olmak | "İbrahim Tatlıses'in Elvis Presley olduğunu hayal ederdim"

Arabesk müziğin neden Türkiye'nin en çok sevilen müzik türlerinden olduğunu anlatabilmek için arabeskseverleri, İstanbul Arabesque Project müzisyenlerini ve etnomüzikolog Mustafa Avcı'yı davet ettik, bize arabesk müzik kültürünü anlattılar.

Mustafa Avcı basitçe "Arabesk, duygulara hitap eden bir müzik" diye özetliyor. Duygulara hitap ettiği kadar birçok müzikten de beslendiğini dile getiren Avcı, örnek olarak Arap müziğini, çiftetelliyi, Türk halk müziğini, sanat müziğini, Hint ve Batı müziklerini gösteriyor. Aynı zamanda artık çok farklı kültür gruplarından gelen insanların arabesk müziği dinlediğini ekliyor.

Arabesk müziği çok sevdiğini söyleyen Merve, çevresinden gelen tepkileri "Merve ya hani bu tipten nasıl böyle bir şey çıkıyor? falan diyorlardı" diye anlatıyor. Arabeski nitelerken "Bana keder değil, sevinç ve mutluluk veriyor" diyor ve Orhan Gencebay'ın şarkılarının ruhunu okşadığını anlatıyor.

Tahircan ise çevresinden duyarak arabesk müziğe gönül verenlerden biri. Çocukken pek hoşlanmadığı bir tür olsa da dinleye dinleye sevmeye başladığını söylüyor. Arabasında sürekli müzik çalan Tahircan, "Son ses gezerim, benim için yüksek ses aşk gibi bir şey" diyor.

Rock müzik altyapısını kullanan İstanbul Arabesque Project müzisyenlerinden Serkan Öngel, "Bir İbrahim Tatlıses'in Elvis Presley olduğunu hayal ederdim ya da bir Müslüm Gürses'in ya da Neşet Ertaş'ın Jimi Hendrix'ten hiçbir farklı olmadığını düşünüyorum" diyor. Barbaros Akbulut ise "Bizi sabahtan akşama kadar oturup Azer Bülbül dinleyen insanlar zannediyorlar ama biz Amerikan rock'la, İngiliz rock'la, klasik müzikle, caz müzikle çok barışık insanlarız" diyor.

Grubun solisti Göktuğ Varyözdöken ise arabeskin değiştiğini ve artık rock, pop, elektronik gibi müzik türleriyle harmanladıklarını söylüyor, "Çünkü insanlar bunu duymak istiyor artık" diye ekliyor.

Arabesksever olmayı, bu türe gönül verenler anlatıyor.

#ArabeskMüzik #MüzikKültürü #MüzikBelgeseli